Bu Yaz Niçin Tek Başınıza Tatil Yapmalısınız

Bir çoğumuz yaz tatiline çıkarken beraberimizde ya sevgilimiz, ya arkadaşımız ya da ailemiz olmalı diye düşünürüz. Öyle ya, kiminle konuşacağız, yemeği kiminle beraber yiyeceğiz, güvende olacak mıyız soruları bir bir kafamızdan geçer.

Çevremizde tek başına hareket etmek uzun zamandır bir nevi kusur olmasa bile tuhaf olarak kabul edilmekte. Sosyal çevremiz bizi başkalarıyla beraber olmaya zorlar. Aksi durumda sorumluluk almamakla, bencil olmakla suçlanırız.

Tek başına seyahat etmek isteyen kişi sayısı artınca tatil endüstrisi aileler ve çiftler için sundukları imkanları tek başına tatil yapmak isteyenler için de geliştirmeye başladılar. Milenyum nesli için uzaktan çalışma tercihi çoğalınca ve iş seyahatleri adedi artınca bu istek kendiliğinden oluşuverdi.

Günümüzde ulaşım imkanları her zamankinden daha fazla. Sosyal medyada yaşanan patlama, çevremizden kopmadan tek başımıza çalışmayı ve dinlenmeyi mümkün kılıyor.

Oteller, gemi seyahatleri, restoranlar, turizm şirketleri, festivaller tek başına hareket eden insanlar için yeni tasarımlar geliştirdiler, bununla kalmayıp onları tek başlarına tatil yapmaları için cesaretlendirdiler. Araştırıcılar bu gurubun paylaştığı izlenimlerden yola çıkarak kendi başına yaşayanların birlikte hareket edenler kadar yaşamdan zevk aldıklarını saptadılar. 

Kalabalık içinde yalnız kalın

Bu arada araştırmaya katılanlar, tek başına zevk almalarını olanaklı kılan faktörleri ortaya koydular. Bir topluluk içinde onlara dahil olmadan, mesela kalabalık bir meydanda veya dolu bir plajda başkalarının birbirlerine olan davranışlarını ve yakınlıklarını izlemek onları oyalamakta, hatta onlar için eğlenceli dahi olabilmekte.

“Café de oturken oturduğum yer önemli. Masamı pencere tarafında seçerim. Bu bana sokaktan gelip geçen insanları görmeme, onların nasıl bir hayat yaşadıklarını hayal etmeme yardımcı olur. Ayrıca cafédeki müşterileri de incelemekten geri kalmam. Ne yediklerine, ne içtiklerine, nasıl yiyip nasıl içtiklerine bakarım. Bunları yaparken zamanın nasıl geçtiğini anlamam bile.”

Kendinize zaman ayırın

Tek başına olmanın aynı zamanda iyileştirici tarafı da bulunmaktadır. Bu size düşüncelerinizi ve duygularınızı analiz etmeniz için zaman tanır. Böylelikle sorunlarınızla başa çıkabilme gücünü elde etmiş olursunuz. Belki düşündüklerinizi bir kağıda yazabilme veya yaratıcı yanınızı ortaya çıkarabilme şansını elde edersiniz.

“Yalnız başıma düşüncelerimle birlikte olmak beni çok rahatlatıyor. Bir başkasının baskısı olmadan kendimle baş başa kalmak bana huzur veriyor. Yanımdakinin ilgimi çekmeyen söylevini dinlemek zorunda kalmıyorum.”

 Konfor alanınızın dışına çıkın

Diğerlerini düşünmeden kendi arzu ettiğiniz şeyleri yapmak sadece sizi rahatlatmakla kalmayacak ayrıca daha önce denemek isteyip de deneyemediğiniz arzularınızı gerçekleştirmek için size fırsat tanıyacaktır.

Araştırmalar kişinin kendi başına geçirdiği zamanın iş yeri baskılarını da hafifleteceğini vurgulamakta. Yalnız geçirilen zaman sizi saran sosyal hayatın döngüsünü dikkatiniz dağılmadan idrak edebilme imkanı verir.

Tek başına seyahat kültürünü benimseyin

Tek başına seyahat edenlerin kendilerine özgü davranma tarzları vardır. Yalnız seyahate çıkma yönteminin bilincindedirler ve aynı yaşam tarzını tercih edenlere saygı duyarlar. Hatta onlarla beraber ama yalnız olabilecekleri yer arayışına bile girerler.

Kendi bireyselliklerini koruyarak yaşadıkları tecrübeleri birbirleriyle paylaşırlar, yardıma ihtiyaçları olduklarında onlara el uzatmaktan çekinmezler. Tabii onların yalnızlıklarını bozmamaya gayret göstererek.

“Bizler uyum sağlayabileceğimiz yerler ararız. Birbirimize gülümsemekten mutluluk duyarız. Birbirimizle anlaşmak için illa sohbet etmemiz gerekmez. Benzer yaşama tarzımız anlaşmamız için yeterlidir.”