KURAP Eylül ayında Toplandı

Kurumsal Acenteler Platformu KURAP yaz döneminin ardından olağan toplantısını Eylül ayında  Eltra Turizm ev sahipliğinde JW Marriott Ataköy otelinde gerçekleştirdi.

Gündemde ağırlıklı olarak Türk Hava Yolları -  NDC - GDS ilişkileri ve buna bağlı olarak Türk Hava Yolları ile Sabre arasında gelinen son durum detaylı olarak konuşuldu.

Önümüzdeki aylarda çeşitli kurumlar ile gerçekleştirilecek toplantıların ve görüşmelerin planlanmasının ardından toplantı sona erdi .

Eltra Turizm ailesine muhteşem ev sahiplikleri için çok teşekkür ederiz .


B.M. Turizm Birliği Çevreci, Sosyal ve Yönetimsel Hareketi (ESG) Destekliyor

Birleşmiş Milletler Turizm Komitesi ile Dünya Sürdürülebilir Ev Sahipliği Kuruluşu sektör için müştereken çevreci, sosyal ve yönetimsel hareketi geliştirme kararı aldı.

B.M. Turizm Komitesi çevreci, sosyal ve yönetimsel hareket  (ESG) çerçevesinin kuruluşunu sağladıktan sonra bu hareketin ilerleme kaydetmesi için Oxford Üniversitesi Sürdürülebilir Gelişme Hedefleri (SDG) Laboratuvarıyla ortak hareket ederek turizm sektörünün sürdürülebilirlik derecesini ilerleyen zaman içinde ölçmek ve çıkan sonuçlara göre alınacak önlemler konusunda harekete geçmeyi hedefledi.

Oxford Üniversitesi SDG Laboratuvarı

B.M. Turizm Komitesi icra kurulu başkanı Zoritsa Urosevic " ESG Çerçevesi turizm iş sektörü için şirketler arasında uyum sağlayarak ve standart tespiti yaparak sürdürülebilirlik çabalarının ölçülebilmesi için tesis edildi" şeklinde görüş bildirdi.

Zoritsa Urosevic  "B.M. Turizm Komitesi ile Dünya Sürdürülebilirlik Ev Sahipliği Birliği verilen taahhütlerin ve stratejik ortaklığın bir uyum halinde ESG'nin gelişimine yardımcı olacağını vurgulamaktadır" diyerek sözlerine devam etti.

Dünya Sürdürülebilirlik Ev Sahipliği Birliği genel sekreteri Glenn Mandziuk ise şöyle konuştu:

"B.M. Turizm Komitesiyle yapılacak iş birliğinin uyum içinde gelişmesi, ESG Çerçevesinin hedefine erişerek dünya turizm endüstrisi için bir dönüm noktası olacak. Bu ortaklık sadece sürdürülebilirliğe olan bağlılıkla kalmayıp tarafların güçlerinin birleşmesiyle anlamlı bir değişikliğe öncülük edecektir."


Dünyanın En Sıcak 5 Ülkesi

Yaz mevsimleri insan kaynaklı iklim değişikliği nedeniyle her yıl biraz daha sıcak geçiyor.

Kontrolsüz karbon salınımı atmosfere daha fazla ısı pompalarken, her yıl bir öncekinden daha sıcak yaz geçiriyoruz.

Küresel İklim Merkezi 2023 yılı yazının 1850 yılından beri en sıcak yaz mevsimi olduğunu saptadı. Bu ölçüm 2016 yılındaki rekor sıcaklık derecesini geride bıraktı.

Yapılan son ölçümlere göre dünyanın en sıcak 5 ülkesini aşağıda sunuyoruz.

5. Birleşik Arap Emirlikleri - Yıllık ısı ortalaması 28.9 santigrat derece

Birleşik Arap Emirlikleri çöl iklimine sahip bir ülke. Yazlar çok sıcak ve kuru geçiyor. Diğer yandan Kasım ve Şubat ayları arasında fazla olmasa bile ülke yağmur almakta.

Yıllık sıcaklık ortalaması 28.9°santigrad derece olan Birleşik Arap Emirlikleri dünyanın en sıcak 5. ülkesi.

4. Senegal - Yıllık ısı ortalaması 29.0 santigrat derece

Senegal tropik savan iklim kuşağında olup yıllık ortalama ısı 29 santigrat derecedir.

Yaz ayları çok sıcak ve nemli geçmektedir. Matam bölgesi ülkenin en sıcak ve yağmur alan kısmıdır. Başkent Dakar is ülkenin en serin bölgesidir.

Senagal'i ziyaret etmek için en uygun zaman Kasım ayı ile Mayıs ayı arasıdır.

3. Katar - Yıllık ısı ortalaması 29.1 santigrat derece

Arap yarımadasının kuzey doğusunda bulunan  Katar çöl kuşağında yer almaktadır. Mayıs ayından Eylül ayına kadar hava çok kurak ve sıcaktır.

Bu dönemde sıcaklık 45 santigrad dereceye kadar çıkabilr. Kış ayları ılaman geçmesine rağmen zaman zaman ısı 5 derece santigrada kadar düşebilmektedir.

Nadir de olsa kış aylarında yağmur yağar. Ülkenin kuzey kısmı, güneyine nazaran %30 daha fazla yağış alır. Katar'da kuzey batıdan esen Şimal Rüzgarları kum ve toz fırtınaları oluşturur.

Yıllık ortalama 29.1 santigrat ısı ortalamasıyla Katar dünyanın en sıcak üçüncü ülkesidir.

2. Mali - Yıllık ısı ortalaması 29.2 santigrat derece

Mali dünyamızın en sıcak ikinci ülkesidir. Ülke tropik savan iklim kuşağında bulunmaktadır. Özellikle yaz aylarında  çok sıcak ve kuru br iklim hüküm sürer.

Mayıs ve Ekim ayları arası yağışlı geçmektedir.

1. Burkina Faso - Yıllık ısı ortalaması 29.3 santigrat derece

Burkina Faso Dünya İklim Organizasyonu tarafından resmi olarak dünyanın en sıcak ülkesi olarak kabul edilmiştir. Tropik savan iklim kuşağında bulunan Burkina Faso'nun yaz ayları çok sıcak ve çok kuru geçmektedir.

Yıllık ortalama sıcaklığı 29.3 santigrat derece olan Burkina Faso'nun yağışlı sezonu Mayıs ve Ekim ayları arasıdır.


Asya ve Pasifik Ülkelerinin İlk Gastronomi Forumu

Asya ve Pasifik Ülkelerinin İlk Gastronomi Forumu hükümet erkanını, iş adamlarını ve dünyaca ünlü şefleri bir araya getirdi.

Bölgenin gastronomi açısından büyüyen potansiyelinin ilerisi için umut vadetmesi ve uluslararası beğeni kazanmış mutfaklar arasına girme potansiyelinin yüksek oluşu forum sırasında defalarca dile getirildi.

Global alanda katılımcıların olduğu etkinlik, Birleşmiş Milletler Turizm Komitesi ile Bask Aşçılık Merkezi (BCC) tarafından ortak olarak düzenlendi. Ev sahipliğini ise Filipinler Turizm Bölümü üstlendi.

Hükümetlerin destek olması şart  

Hükümet temsilcilerinin gastronomi turizmi alanında ekonomik ve sosyal menfaatlerin yerine getirilmesi konusunda sağlam taahhütlerde bulunmasıyla birlikte Birleşmiş Milletler projenin ana hatlarına ve işleyişine odaklanma kararı aldı.

Birleşmiş Milletler Turizm Komitesi Genel Sekreteri Zurab Pololikashvili  "Yemek yemek turistik deneyimin en başında yer alır. Bu bağlamda gastronomi turizmi sayılamayacak derecede çok sosyal ve ekonomik fayda sağlar. Bu faydaların sağlanması için gastronomi turizminin tarifini doğru yapmamız ve yol haritasını sağlıklı olarak çizmemiz gerekiyor. Hükümetlerin bu amaca erişilmesindeki motivasyonunu arkamıza almamız en önemli unsurlardan biridir" şeklinde konuştu.

Cebu gastronomi turizminde harekete geçmek için cağrıda bulundu

Flipinlerin en gözde şehri olan Cebu'nun adını kullanılarak yapılan etkinliğin adı Gastronomi Turizminde Eyleme Geçmek için Cebu Çağrısı olarak tanımlandı. Bu çağrının çıkış noktası tarım sektörü ile kültür alanlarının gastronomi ile bütünleşmesini sağlamak için hükümetlerin desteğini almaktır.

Yerel toplulukların eğitilmesi ve finansal yardım sayesinde özgün mutfak sanatı deneyimleri yaşatmak, sürdürülebilir pratik çalışmalar ile yerel çevreyi ve kültürü korumak, etkinliklerde vurgulanan ana unsurlar oldu.

Bölge, toplum ve sürdürülebilirlik

Foruma katılanlar arasında akademik temsilciler, üst düzey iş insanları ve yeni tarifler keşfetmeye istekli her biri dünya çapında birer isim olan Şili'den Şef Pilar Rodriguez, Hırvatistan'dan Şef Rudolf Stefan ve Filipinler'den Şef  Margarita Fores bulundular.


Cappadox Çağdaş Sanat Festivali

Bu yıl 23-26 Mayıs tarih aralığında yapılan Türkiye'nin ilk destinasyon festivali Cappadox; geride bıraktığı dört edisyon boyunca Kapadokya'nın farklı köy, kasaba ve vadilerinde 500 müzisyenin katılımıyla 80'den fazla konsere ev sahipliği yaptı. Ayrıca 50 çağdaş sanatçı 72 proje ve sanat etkinliği gerçekleştirdi. Dört şefin yönetiminde 50 gurme tadım deneyimi yaşatırken 100'ün üzerinde açık hava etkinliği ellibin katılımcıyı kendine çekti.

İlki 2015'de düzenlenen Cappadox, Kapadokya'nın ilham veren coğrafyasında birbiriyle iç içe geçen müzik, çağdaş sanat, gastronomi ve açık hava etkinlikleriyle keşfedilecek yeni deneyimler katmak üzere yola çıktı.

Kapadokya isminin en muhtemel kaynaklarından birinin bölgedeki Kızılırmak'ın bugün Delice Çayı olarak anılan Cappadox kolu olduğu da düşünülüyor. Cappadox, ismini bu geçmişten, suyun beklenmedik doğasından, akışkanlığı ve doğurganlığından alıyor.

“Değişen Gökler” çağdaş sanat programı, geçmiş edisyonlardan bir seçkiyle biçimlenmekte. Sanatçıların 2015-2018 yılları arasında ürettiği çalışmalarla, Kapadokya coğrafyasının kültürel ve toplumsal dönüşümüne ve bu katmanlı jeokültürel dokuyu algılama ve deneyimlemenin farklı biçimlerine getirdikleri yorumları geri çağırmakta.

Türkiye’den ve farklı coğrafyalardan birçok müzisyenin katılımıyla, geniş bir müzikal yelpazeden farklı türlerin ve ritimlerin bir araya geldiği Cappadox müzik programı; günün ilk ışıklarıyla başladı.

Kapadokya’nın farklı mekanları ve etkileyici atmosferine özgü performanslar; Kızıl Vadi’de gerçekleşen Gün Doğumu konseriyle başlayıp mağaradan dönüştürülen Müze Argos’un samimi odasında heyecan veren seslerle devam etti.

Vadi yamacında yer alan Argos Vadi Crystal Sahnesi’ndeki gün batımı buluşmalarından sonra Çiftlik Ev +1 Sahnesi akşamın ilk konserine ev sahipliği yaptı. Perili Ozanlar Vadisi’nin sihirli ve psikedelik atmosferindeki Volkswagen Sahnesi’nde gerçekleşen konserler ve DJ performanslarıyla sonlanan müzik programı; Cappadoxluları renkli, katmanlı ve dinamik bir sonik yolculuğa çıkardı..

Yapı Kredi sponsorluğunda gerçekleşen gastronomi bölümü, lezzet ve keşfin birleştiği farklı deneyimlerle geri dönmekte. Şef Mustafa Otar’ın, Doğada Açık Ateşte Pişirme etkinliğiyle modern pişirme yöntemlerinin dışında hazırladığı ve sunduğu sofra deneyiminin yanı sıra Levon Bağış’ın sunumuyla gerçekleşen eşleşmeli ve anlatımlı Gurme Tadım etkinlikleri Cappadox'luların bütün duyularına hitap etti.


Bu Yılın En Moda 7 Seyahat Seçeneği

Seyahat endüstrisi müşteri tercihlerine en çabuk uyum sağlayan sektörlerden biridir. Aşağıda 2024 yılının en çok tutulan seyahat tercihlerini sunuyoruz.

1. Her geçen yıl daha fazla insan tek başına seyahat ediyor

American Express tarafından yapılan anket, gezginlerin %69’unun tek başına seyahat etmeyi planladığını göstermekte. Genç kuşaklar yalnız gezmeye daha yatkın olanlar. Y ve Z kuşaklarının %76’sının tercihleri bu yönde.

Anket ayrıca tek başına seyahate çıkanların maceralarını video ve fotoğraf olarak yoğun şekilde sosyal medyada paylaştıklarını ortaya koyuyor.

Solo seyahat tercihinin artışı sosyal medyayı da oldukça etkilemiş durumda. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerden bunun böyle olduğu rahatça anlaşılıyor. Instagram'da bu yıl  #solotravel hashtagı 9 milyon kez kullanılmış.

2. Gezginler daha fazla yerel deneyim yaşamak istiyor

Seyahat edenler gittikleri yerlerde ticari yanı ağır basan can sıkıcı geleneksel gösterilere, şovlara artık rağbet etmiyorlar. Onların istedikleri ön hazırlığı yapılmamış yerel ortamlara dahil olup halkın içine karışmak ve hayatlarında bir defa görecekleri deneyimler yaşamak, bunları arkadaşlarıyla ve aileleriyle paylaşmak.

Seyahat sırasında lüks çadırlarda kamp yapmak yerel kültürü deneylemek açısından oldukça popüler olmuş durumda.

3. Seyahat teknolojisi kullanımı artışta

Teknoloji seyahat endüstrisi için bir çok yarar sağlamakta. Pandemi teknolojiye olan rağbeti çoğalttı. Oteller, online rezervasyon siteleri ve diğer hizmet sağlayacılar artık daha fazla chatbot (sohbet robotları) kullanıyorlar.

Seyahat edenler, yolculuklarının her safhasında hizmet aldıkları yerle haberleşme içindeler. Bu habeleşmede bir sorun yaşamamalarına rağmen bazen bir robotla sohbet ettiklerini hissettikleri de oluyor.

United Airlines Agent on Demand ismini verdiği bir hizmeti devreye soktu. Yolcu hava limanında hava yolunun temsilcisiyle yaptığı görüşmeyi sadece QR kodu kullanarak videoya alıp anında United Airlines'ın merkezine gönderebiliyor.

4. İş ile tatili birleştirme

Bleisure diye adlandırılan iş ile tatili birleştirme trendi de büyüme ivmesi kazananlardan. Son araştırmalara göre Amerika kıtasında 17 milyon kişi bunu yapmakta. Hem tatil yapıp hem dünyanın her yerinden uzaktan çalışmak eğilimi pandemi esnasında ortaya çıkan alışkanlıklardan biri oldu.

Gidilen yerdeki ikramlar dijital göçerlerin isteğine göre yapılmakta. Gidenlerin yarısı misafir edilmekten hoşnut kaldıklarından kalış sürelerini uzattıklarını söylüyorlar.

5. Sürdürülebilirlik artık daha ciddiye alınıyor

Araştırmalara göre Amerika Birleşik Devletleri'nde yaşayanların yarısından fazlası sürdürülebilir seyahat için daha fazla seçenek olması gerektiğine inanıyorlar.

Exodus Travel'ın yaptırdığı araştırma, seyahat edenlerin çok büyük bir bölümünün gidilen yerdeki yerel halkın yaptığı ürünleri satın almanın ve diğer başka şekillerde onları desteklemelerinin gerekli olduğuna inandıklarını ortaya koyuyor.

6. Genç kuşak egzotik yerleri görmek istiyor

McKinsey'in yapmış olduğu bir çalışmaya göre seyahat tercihleri açısından jenerasyonlar arası ciddi farklılıklar oluşmuş durumda. Z kuşağı ve milenyum sonrası doğanlar yurt içinde bir yere gitmek yerine ülkeler arası seyahat etmeyi seviyorlar.

Diğer yandan X kuşağı ve yaşça daha büyük olanlar yurt dışına gitmek yerine kendi ülkelerinde bir yerlere gitmeyi tercih ediyorlar.

Yaşça büyük olanlar, tatillerini aileleriyle beraber geçirmek isterken, genç kuşak eğlenmek ve deneyim yaşama peşinde. Herkesin gitmediği yerleri, mesela çölleri, kutuplara yakın olan yerleri, kimselerin olmadığı ıssız bozkırları seyahat programlarına alıyorlar.

7. Yapay Zeka daha fazla kullanılmağa başladı

Yapay Zeka bir süredir seyahat endüstrisinin en önemli trendleri arasına girmiş durumda. Üretken yapay zeka platformlarının kısa zaman içinde sektörün olmazsa olmazı durumuna gelmesi kaçınılmaz olacak.

Tur operatörleri arasında yapılan araştırma yapay zeka ve cihaz kullanmayı öğrenmenin mesleklerine adaptasyonda büyük sıçramalar sağlayacağını gösteriyor.

Tur operatörleri yapay zekanın özellikle her seyahat edenin tercihine göre kişiselleştirilmiş programlar yapmada büyük çapta fayda sağlayarak seyahat endüstrisine adeta çağ atlatacağına inandıklarını ifade ettiler.


Antakya Ata Koleji Bilim Atölyesi İle Yeniden Doğuyor

Kurap üyesi Alabanda Turizm A.Ş.’nin genel müdürü Refik Kutluer; Antakya Ata Koleji'nde öğrencilerin umutlarının tekrar yeşermesine vesile oldu.

Türkiye'nin yüreğini sarsan 6 Şubat depremleri sonrasında büyük zarar gören Ata Koleji; Ankara International Rotary Kulübü Başkanı Refik Kutluer öncülüğünde, UNICEF İyi Niyet Elçisi ve Devlet Sanatçısı Şefika Kutluer'in yardım konserleri ve Wien West, Bonn International ve Reinbach Rotary Kulüpleri'nin destekleriyle eğitimine " Bilim Atölyesi” ile devam ediyor. 

Depremin yıkımından sonra konteyner bir yapı içinde kurulan bilim atölyesi, Ata Koleji öğrencilerine umut ve yeni bir başlangıç sundu. Öğrenciler için ihtiyaç duyulan tüm materyaller toplanan destekler ile temin edildi ve öğrencilerin eğitimine katkı sağlayacak verimli ortam oluşturuldu.

Antakya'nın en köklü okullarından biri olan Ata Koleji, Kahramanmaraş depremleri sonrasında bugün prefabrik bir yapıda eğitimine devam ediyor. Ancak içerideki umut ve azim, gençleri dimdik ayakta tutarak eğitim hayatlarının başarılı bir şekilde sürmesini sağlıyor.

Açılış töreninde konuşan vakıf başkanı Cem Tosyalı ve Ankara International Rotary Kulübü Başkanı Refik Kutluer, iş birlikleri ve destekleri için tüm paydaşlara ve Ata Koleji ailesine teşekkürlerini sundular.

Bu proje, aynı zamanda, bir sosyal dayanışma örneği olarak da ön plana çıkmakta. Ata Koleji'nin geleceği için atılan bu adım, gençlerin bilimle buluşmasına ve ilham almasına vesile olacak.


Batıda Yeni Trend-Coolcation Serin Yerlerde Tatil Yapmak

Sıcaklık dalgasından kaçmak isteyen gezginler tatillerini Kuzey Avrupa ülkelerinde geçirmeyi tercih etmeye başladılar. Norveç ve İsveç gibi kuzey ülkeleri yaz aylarındaki ılıman iklimleriyle Serinleme Tatili (Coolcation) için ideal ülkeler.

Özellikle yeşilliklerle dolu Norveç, dağları, buzulları, dağlardan fiyortlara giden kıvrım kıvrım ikonik yollarıyla en başı çekmekte.

Serin ve tenha yerler

Norveç'te 2023 yılının Ağustos ayında yabancıların yaptığı konaklamalar bir önceki yılın aynı ayına göre %22 arttı. Resmi istatistikler İsveç'te bu artış oranını %11 olarak göstermekte.

Almanya'da İsveç'e Git promosyonu ile ilgili yapılan bir ankete göre Güney Avrupa ülkelerinde yaşayan her beş kişiden ikisi sıcak dalgası yüzünden tatil alışkanlıklarını değiştirerek serin yerlerde tatillerini geçirmek istediklerini söylediler.

İsveç'e Git promosyonunu organize eden firmanın sahibi Susanne Andersson " Coolcation'ın tercih edilme nedeni sadece gidilecek yerin sıcak olmamasından değil aynı zamanda tenha olmasından da kaynaklanıyor" diye konuştu.

Akdeniz plajlarının bunaltıcı sıcağından ve insan kalabalığından sıkılan turistler serin göllerde veya fiyortlarda yüzmeyi, dağ yürüyüşlerinde temiz hava solumayı istemeye başladılar. Tercih değişikliğinin bir nedeni de Güney Avrupa'da zaman zaman çıkan orman yangınları.

Birleşmiş Milletler iklim uzmanları sıcakların 1950 yılından itibaren artmaya başladığından ve küresel ısınma sebebiyle bu artışın devam edeceğinden eminler. Avrupa nüfusunun yaklaşık yarısının 2050 yılına kadar yaz aylarındaki sıcaklık artışı sebebiyle çok yüksek tehlike altında kalacaklarını ve sıcaklık sebebiyle ölümlerin artacağını ön görüyorlar.

Kalabalıklaşan köyler

Finlandiya Lapland'de ki kutup dairesine yakın Rovaniemi'de ziyaretçi sayısı 2023 yılında önceki yıla göre %29 artış sağladı. Bölgenin turizm promosyonundan sorumlu Sanna Kärkkäinen, coolcation'ın yıllardır devam ettiğini ancak son 1-2 yıl içinde Orta ve Güney Avrupa'da ki aşırı sıcaklar nedeniyle momentum kaydettiğini ifade etti.

Stranda - Norveç

Buna rağmen turizm hareketlerinin çoğalması Airbnb rezervasyonlarının artışı ile birlikte bölgenin kaldırabileceği kapasitenin üstünde turist gelmesi sebebiyle sıkıntılar yarattı. Norveç'in Stranda bölgesinde 2011 yılından 2023 yılına kadar belediye başkanlığı yapan Jan Ove Tryggestad şöyle dedi. " Bizi en çok endişelendiren aşırı sayıda ziyaretçinin gelmesi. Burası ufak bir kasaba. Kış ayında yaşayan yerleşik kişi sayısı en fazla 300 kişi. En son yanaşan cruise gemisindeki değişik kültürlerden gelen 6,000 ziyaretçi karaya çıkarak bütün dengeleri bozdu. Ama buna uyum sağlamaya çalışıyoruz."


Online Eğitimin Sürdürülebilirliği

Birleşmiş Milletler Turizm Komitesi yeni seri online eğitim toplantılarını başlattı. Bu toplantıların amacı toplum sorumluluğu, iklim değişikliği, gıda ve su tüketimine odaklanarak insanları bilinçlendirmek.

Kurslar Birleşmiş Milletler Turizm Komitesiyle Segovya'da ki IE Üniversitesi (Universidad Instituto de Empresa) iş birliğiyle, Turizm Online Akademi'de (TOA) başlatıldı.

Universidad Instituto de Empresa

Herkese açık olan Online Kurslar 'ın (Massive Open Online Courses) dört tanesi özellikle sürdürülebilirliğin üretim ve tüketim üzerindeki etkilerinin öğrenimini hedeflemektedir.

Eğitimin odaklandığı konular:

 Enerji ve iklim değişikliği

Konukların beğenisini sağlamak için tutumlu enerji kullanımı ve sera gazlarının azaltılması konusunda daha fazla adım atmak. Turizm endüstrisinin iklim değişikliği ve karbon salımı ile mücadeledeki önemli rolünü özümsemek.

Yeme içme yönetimi

Bu alanda sürdürülebilir deneyler atık gıdayı en aza indirebilir. Yerel ekonomilerin desteklenmesi, sağlıklı gıdalara yönelmek ve daha mütevazı tüketim yolları seçmek şüphesiz etkili olacaktır.

 

 

Verimli su kullanımı

Dünyanın bir çok yerinde su kaynakları azalırken, online eğitim sayesinde ağırlama sektörü su israfını azaltacak ve verimliliği artıracaktır.

Toplum dayanışması

Yerel halk ile yapılacak iş birliği yukarıda sıralanan tüm hedeflerin gerçekleşmesinde, modellerin yerleşmesinde, güçlü turizm deneylerinin yapılmasında hayati rol oynayacaktır.

Birleşmiş Milletler Turizm Online Akademisinde verilecek tüm kurslar ücretsiz olacak ve kursu tamamlayanlara sembolik bir ücret karşılığında sertifika verilecektir. 


İstanbul'un Kültürel Değerlerini Koruma Planı

Dünyanın en çok ziyaret edilen şehri İstanbul'da başlatılan geniş çaptaki restorasyon çalışmaları, göz ardı edilmiş bir çok kültür mirasını ortaya çıkarıyor.

Fatih semtinde kubbeli kulesi ve yüksek duvarları ile bilinen Bulgur Palas 100 yıllık bir tarihe sahip. Bir çok kişi tarafından fark bile edilmeyen bu bina şimdi pencerelerinden Tarihi Yarımada’yı ve Marmara Denizi’ni izleme imkanını sunuyor.

Bulgur Palas

Bizans döneminden, Osmanlı İmparatorluğu'nun son devrine kadar hizmet veren Bankalar Caddesindeki Osmanlı Bankası arşivinin restorasyonu İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından geçtiğimiz Şubat ayında tamamlanıp Osmanlı Bankası Müzesi olarak ziyarete açıldı.

Müzenin içinde 150 kişilik bir kütüphane, sergi salonu, açık hava cafesi ve seyir terası bulunmakta. Mekan dünyanın en çok ziyaret edilen şehri için bir kazanım oldu.

Osmanlı Bankası Müzesi

“İstanbul’u tek bir fotoğraf karesinin içine sığdıramazsınız. Şehrin içinde nereye giderseniz gidin, mutlaka ufak da olsa tarihi dokusu olan mekanlara, objelere rastlayacaksınız.”

Bunu söyleyen 2019 yılından beri şehrin restorasyonundan sorumlu İstanbul Büyükşehir Belediyesi genel sekreteri Mahir Polat.

Mahir Polat’a göre restorasyon projeleri nüfus yoğunluğu bulunan metropollerde halkın nefes almasını sağlıyor. Bu aynı zamanda 2023 yılında 20 milyonu geçen sayıda uluslararası ziyaretçiyi ağırlayan İstanbul’un turizmini sürdürülebilir hale getirecektir.

Turist rehberi Sinan Sökmen “Dünyanın her yerinde turistler hep aynı mekanları ziyaret etmek istiyorlar. Bu durum yığılma yarattığı için ziyaretçiler mekanları rahatça gezemiyor. Buna en iyi örnek 2023 yılında İBB tarafından restore edilen 1500 yıllık Gülhane Sarnıcı’dır.

Büyük çoğunluk tarafından ziyaret edilmek istenilen Yerebatan Sarnıcından yürüyerek sadece 10 dakikalık mesafededir. Gülhane Sarnıcı Bizans döneminde tek parça halinde 200'e yakın yer altı ve açık hava su rezervuarlarını besleyen bir kaynaktı” şeklinde görüşlerini ifade etti.

Gülhane Sarnıcı

Cumhuriyetin kurulduğu 1923 yılında İstanbul’un nüfusu 1 milyon kişiyi biraz geçiyordu. Günümüzde bu sayı 16 milyonu geçmiş olup İstanbul’u Avrupa’nın en kalabalık şehri haline getirmiştir. Böylesine bir nüfus artışı beraberinde yoğun yapılaşmayı getirmiş ve şehrin tarihi yapıları çok katlı binaların içinde adeta kaybolmuştur.

Yazar Ayşe Övür 1990 yıllarında üniversite öğrencisiydi. Arkadaşlarıyla beraber sık sık Beyoğlu'nun geç Osmanlı döneminden beri modanın ve şıklığın bulunduğu bölgelerdeki cafelere giderlerdi. Bu geliş gidişler sırasında  binanın birinin ön cephesindeki Art Nouveau süslemeyi fark etti. Bu bina sarayın resmi terzisi olan Hollandalı moda tasarımcısı Jean Botter'in evi ve atölyesiydi.

Casa Botter

Bina Jean Botter'in ölümünden sonra basım evi ve diğer ticari faaliyetler için kiralandı. Sonraları uzun sene terk edilmiş olarak kaldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi 2019 yılında binayı restore etmeğe başladı ve 2023 yılının Nisan ayında kamusal alanda sanat ve tasarım merkezi olarak Casa Botter ismiyle ziyarete açıldı.

Hasan Paşa Gazhanesi Kadıköy yakasında 19. yüzyıl ve 20. yüzyılın başlarında kömür yakıtı ile çalışan gazhane olarak kullanılıyor, bu yakanın sokak ve caddelerinin fenerlerine enerji vererek ışıklandırmasını sağlıyordu.

Bugün burası İstanbul Belediyesi tarafından restore edilerek Gazhane Müzesi olarak halka açıldı. Müze bünyesinde iklim müzesi, karikatür müzesi, bilim merkezi, sergi alanları, tiyatro salonları, kitapçı ve sosyal alanları barındırmaktadır.

Müze Gazhane

Haliç’in karşı kıyısındaki, 19. yüzyılda askeri üniforma ve fes imal eden dokuma fabrikası Feshane yine Büyükşehir Belediyesi tarafından 2018 yılında restorasyonuna başlanarak 22 Haziran 2023 de Tate Koleksiyonu sergisiyle ziyarete açıldı. Optik ve Kinetik Sanatın Ötesinde isimli koleksiyonda, 21 ülkeden 60 uluslararası sanatçının yaklaşık 100 eseri yer alıyor.

Feshane Tate Koleksiyonu

Osmanlı dönemi miraslarını Cumhuriyet dönemine taşımak Büyükşehir Belediyesi'nin restorasyon projelerindeki mottosuydu. İmparatorluk modernleşme amacıyla 1800 yıllarının ortasında hızlı bir şekilde sanayi yatırımlarına başladı.

Haliç kıyıları bir zamanlar mezbahalara, tütün, un ve tuğla fabrikalarına ev sahipliği yapıyordu. İlk elektrik santralı yine bu bölgede yer aldı. Ancak dünyadaki diğer metropollerde olduğu gibi, şehirleşme başladıktan sonra bu işletmeler  şehir dışına taşındılar ve eski yerleri çürümeye terk edildi.

Bunlardan biri de 15. yüzyılda sanat hamisi olan Fatih Sultan Mehmet'in yaptırdığı Haliç Tersanesidir.

Günümüze kadar ihmal edilen Haliç Tersanesi tersane işlevinin yanında müze, performans sanatları merkezi, sergi ve çocuk atölye alanlarıyla, restoran gibi sosyal mekânlarıyla da hizmet verecek şekilde Büyükşehir Belediyesi tarafından İstanbulluların hizmetine açıldı.

Belediye başkanı Ekrem İmamoğlu  açılışı yaparken katılanlara şöyle seslendi " Fatih’in bizlere emaneti olan Haliç Tersanesi, yaklaşık 600 yıllık bir denizcilik mirasıdır.  Ecdadın yadigarı işte bizim yaptığımız gibi, bugüne ve geleceğe taşınarak böyle korunur."