Türk Mutfağını Tanımak için Lezzet Dolu Sebepler

(CNN International Ana Haberinden)

Türk Mutfağı denilince akla ilk gelen yemek kebap olmasına rağmen bu bir buzdağının görünen kısmının sadece ucudur.

Avrupa’nın en geniş ülkesi olan Türkiye’nin barındırdığı birçok etnik kültür onu dünyanın en zengin mutfağı olan ülkelerden biri haline getirmiştir.

Sönmüş yanardağ küllerinin bereketli toprakları, karla kaplı dağlar, gürül gürül akan nehirler, Akdeniz yöresinde zeytinyağlı yemeklerin, Orta Anadolu’da sayılmayacak kadar çeşitli hamur işlerinin, Doğu ve Güney Doğu Anadolu’da baharatlarla zenginleştirilmiş sofraların doğmasına neden olmuşlardır.

Geleneksel Türk yemekleri taze ve lezzetli besinlerle sarılmış, yoğrulmuş, biçimlendirilmiş; özenle, özveriyle ve tutkuyla mükemmel şekilde pişirilmiştir.

Dünyanın en iyi mutfaklarından biri olan Türk mutfağını diğer ülke mutfaklarından farklı kılan yemekleri aşağıda sunuyoruz.

Piyaz

 

Antalya Piyaz Salatasının sırrı kullanılan yöresel çandır fasulyesinden yapılmasıdır. İçine suyla inceltilmiş tahin, limon suyu, zeytinyağı, sarımsak, maydanoz ve tuz konulur. Servis edilirken üstüne haşlanmış yumurta dilimleri eklenir.

Ezogelin Çorba

Hikâyeye göre evin gelininin kaynanasının gözüne girmek için bulduğu bir çorba çeşididir. Gaziantep’in bir köyünde Ezo ismindeki gelin kocasının evinde birlikte yaşadığı kaynanasından dolayı mutsuzdur. Onun midesini fethetmek için kırmızı mercimek, domates salçası, soğan ve pul biber kullanarak, üstüne de kuru nane koyarak sofraya koyduğu çorbaya ismini verdiği rivayet edilir.

Mercimek Köfte

Diyarbakır yöresinde belluh olarak bilinen Mercimek Köfte aslında vejetaryen bir yemektir. Kırmızı mercimek, ince bulgur, kıyılmış kuru ve taze soğan, domates, acı biber salçası ve kişniş birlikte yoğurulduktan sonra oluşan hamura elle köfte şekli verilir. Üstüne limon suyu sıkılıp marul yaprağı ile dürüm yapılarak yenilir.

Yaprak Sarma

Yemek davetlerinin vazgeçilmezi olan Yaprak Sarması Isparta yöresinde pirincin domates, soğan, sarmısak, domates salçası, zeytinyağı, kara biber, tarçın, su ve tuzla pişirilmesi ile yapılır. Pişen karışımdan bir yemek kaşığı bir asma yaprağına konularak elle sarılır. Yaprağın en iyisi komşunun asmasından gece yarısı koparılanıdır.

İskender Kebab

Bursa şehri 3 şeyiyle meşhurdur. İpek, Uludağ ve İskender Kebabı. İlk defa 1867’de Kayhan Çarşısında İskender isimli biri tarafından işçilerin yemeği olarak yapılmıştır. Yaprak şeklinde ince kesilen et döneri domates sosuna banılmış pidenin üstüne konulur. Yanına koyu kıvamda yoğurt eklenir ve üstüne kızdırılmış tereyağı gezdirilir.

Hamsili Pilav

Karadeniz yöresi mutfağının en önde gelen gıdası olan hamsi balığı Rize de pirinçle beraber pişirilerek Hamsili Pilav ismiyle Karadenizlilerin sofrasını süsler.

Tereyağı, doğranmış soğan, çam fıstığı, baharat ve tuz konularak pişirilen pirinç, pilav haline geldikten sonra hamsi balığı filetoları üzerine yerleştirilir ve fırına verilir. Üstüne dereotu serpildikten sonra servis edilir.

Mantı

Kayseri ve Orta Anadolu’nun en çok tercih edilen yemeklerinden biri olan Mantı, açılmış hamur parçalarına 1 tatlı kaşığı tutarında kıyma eklenilip kapatılarak haşlandıktan sonra üzerine yoğurt, kuru nane ve tereyağında kızdırılmış pul biber konularak yenilir.

Gözleme

Saç böreği diye de anılan gözleme, dairesel şekilde düz hamurun içine peynirle maydanoz karışımının veya kavrulmuş kıymanın konularak saç üzerinde pişirilmesiyle yapılır. Bazı sofralarda ana yemek öncesi yenir.

Gözleme adı pişirilirken hamurun üstünde göz şeklinde kabarcıkların oluşmasından gelmektedir.

Pide

Karadeniz bölgesinin vazgeçilmez lezzetlerinden olan pide ülkeye oradan yayılmıştır. Fırında odun ateşiyle pişirilir. En sevileni sucuklu yumurtalı olanıdır. Kaşarlı, kıymalı, ıspanak-beyaz peynirli çeşitleri vardır.

Simit

Ucuz ve pratik karın doyurma gıdası olan simit Türklerin milli kahvaltısıdır. Sokakta da, dükkanlarda da satılır. Çayla simit ayrılmaz ikilidir. Simit fiyatı geçinme endeksi olarak da kullanılır (1 simit bile şu kadar lira oldu…)

Tarihte İstanbul’a gelen ya da İstanbul’dan doğuya giden kervanların konaklama alanı olarak bilinen İzmit’te yolculara pratik bir yiyecek olarak hazırlanan simit, bu özelliği ile de ilk fast food örneklerinden sayılır.

Lahmacun

Evliya Çelebi’ye göre ismini Arapçadan alır. Lahm-i ajin Arapçada etli hamur anlamına gelir. İnce hamur üstüne domates sosu, sarımsak ve baharatlarla karıştırılmış kıyma odun fırınında pişirilir. Piştikten sonra üstüne maydanoz serpilip, limon sıkılır. İyi lahmacun ince ve kıtır olanıdır.

Baklava

Türkiye de en iyi baklavayı yaptıklarını söyleyen Gaziantep’lilere göre baklava hamuru karartılmış ortamda ve sabit oda ısısında kırk kat olarak açılır. Her kata tereyağı sürüldükten sonra Antep fıstığı serpilip fırına verilir. Fırından çıktıktan sonra üstüne şerbeti dökülür ve dinlenmeye bırakılır.

Lokum

Türk lokumunun tarihi çok eskilere gitmekle beraber Osmanlı Saray’ına girmesi 19. yüzyılda olmuştur. Mısır nişastasının bulunmasıyla birlikte Hacı Bekir tarafından  kullanılmaya, oradan ülkeye ve sonra dünyaya yayılmıştır. Özellikle dini bayramlardaki misafir ziyaretlerinin vazgeçilmezidir. Tüm dünyada Türk Lokumu olarak marka oluşmuştur.